İzmir’de iki belediye başkanı, çevre kirliliği konusunda birbirine zıt açıklamalar yaparak kafaları karıştırdı. Karabağlar Belediye Başkanı Halil Kınay, çevreyi kirletenlere idari para cezası uygulayacaklarını açıklarken, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay üç ay önce yaptığı bir açıklamada “kafana göre ceza kesemezsin” diyerek yetki sınırlarını hatırlatmıştı. Peki, kim haklı?
Halil Kınay’ın açıklamasında yasal dayanaklar net: 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 41. maddesi çevreyi kirletenlere idari para cezası verilmesini öngörüyor. Aynı şekilde 4207 sayılı Kanun da tütün ürünlerinin çevreye atılmasını yasaklıyor. Yani Kınay, hukuki bir zemin üzerinde duruyor. Zabıta ekipleri denetim yapıyor, çevreyi kirletenlere cezalar kesiliyor.
Öte yandan Cemil Tugay’ın “yetkimiz sınırlı” ifadesi, aslında belediyelerin bu konuda sahip olduğu açık yetkileri görmezden geliyor. Evet, belediyeler ceza miktarını kafalarına göre belirleyemez, ancak mevcut kanunları uygulamakla yükümlüler. Tugay’ın açıklaması ya mevzuata hakim olmadığını ya da bu konuda net bir irade koymak istemediğini düşündürüyor.
Bu çelişki aslında yerel yönetimlerin çevre bilinci konusundaki yaklaşım farkını da gözler önüne seriyor. Bir yanda elindeki yasal yetkileri kullanarak vatandaşları caydırmaya çalışan bir belediye, diğer yanda “yetkimiz sınırlı” diyerek sorumluluğu üzerinden atmaya çalışan bir başka belediye.